Fuar Katılımlarında Başarı Nasıl Artar? Fuarlar Hâlâ Önemli mi?

Fuar katılımları 19. Yüzyıl sonundan itibaren önemini artırtmış ve çeşitlenerek çoğalmış, ancak 2020 yılında yaşanan küresel salgın nedeniyle önemli bir sekteye uğramış ve neredeyse artık gelişen elektronik ticaret ve sanal toplantılarla etkisini yitirmeye başladığı düşünülmüştür.

Ben fuar katılımlarının iyi bir planlama ile hâlâ çok önemli olduğuna inananlardanım. Müşteri ilişkileri, insan davranışları ve tüm sektör bileşenlerinin bir araya geldiği fuarlarda sadece ürün sergisi yapılmıyor, bir yandan da rekabet edilen diğer firmaların nasıl hareket ettiği ve geleceği nasıl gördüğü konusunda fikir elde ediliyor. Fuara katılan kişilerin 2-3 günlük iş görüşmeleri ve fuar dışında bir başka işle ilgilenmesi de zor olduğundan birim zamandaki etkinlik en üst seviyeye çıkıyor.

Peki, hangi fuara katılmalı ve bunu nasıl yapmalıyız? Öncelikle tüm fuar organizatörleri ziyaretçi ve katılımcı bilgilerini kendilerince belirtmekte ve fuar etkisini en üst düzeye çıkarmaya çalışsa da, bu istatistikler ilk bakmamız gereken unsurlardan.

Fuarın hangi ülkede düzenlendiği, fuarla birlikte hangi etkinliklerin gerçekleştiği ve teknik bir konferans ile düzenlenip düzenlenmediği gibi etkenlerin de dikkate alınması gerekiyor. Fuara katılan firmaların 10 ay öncesinden ve 2 ay sonrasında olmak üzere bir personelin fuar lojistiği ile ilgilenmesi ve müşteri ilişkilerini planlaması ve yönetmesi gerekiyor. Fuarın kişiliğine uygun tanıtım malzemesinin hazırlanması, ürün seçimlerinin yapılması ve ne kadar planlı ziyaretçi bekleneceği ve buna uygun miktarda personel görevlendirilmesi ve eğitilmesi de cabası. Ayrıca fuar sırasında yeni ürün veya tedarikçi arayışında olanların da ziyaret edebileceği hesaba katılmalı. Standa gelen herkes müşteriniz olamayacağından, bir veya stant büyüklüğüne göre 2 kişinin gerçek müşterileri rahatsız etmeden, koleksiyoncu denilen kişilere küçük hediyeler vererek stant alanından hızla uzaklaşmalarını ve gerçek potansiyeli olanları da ayrıt edebilmeleri eğitimle sağlanmalıdır.

Fuar katılımlarının olmazsa olması da elimizde bir pazarlama strateji belgesi olması ve fuar seçim kıstaslarının bu belge çerçevesinde yapılması zorunluluğudur. Büyük bir pazarlama stratejisi içinde fuarlar sadece bir alt küme olarak planlanmalı ve diğer unsurlar; reklam, halkla ilişkiler, ürünlerin yaşam döngüsü ve değer zincirini etkileyen tedarikçi-dağıtıcı unsurlarının da   bütçe hesaplarında dikkate alınması gerekmektedir.

Bütüncül bir yaklaşımın içinde planlanmış fuar katılımları bu çerçevede başarı olacak ve sanal fuarlar ve diğer teknolojik gelişmelere rağmen insandan insana ilişkiler devam ettiği sürece de vazgeçilmez olacağı aşikardır.